FETHİYE VE SEYDİKEMER’DE İNCİR ÇEŞİTLERİ ÜZERİNDE BİLİMSEL ARAŞTIRMA YAPILDI
‘KAYA İNCİRİ İÇ VE DIŞ PAZARDA RAĞBET GÖREBİLECEK KAPASİTEDE’
Fethiye Ticaret ve Sanayi Odası (FTSO) işbirliğinde merkezi Aydın’da bulunan İncir Araştırma Enstitüsü tarafından yürütülen ‘Muğla Bölgesinde İncir Seleksiyonu’ projesiyle Fethiye ve Seydikemer’de incir ağaçları ve meyveleri incelendi. İnceleme sonu yapılan değerlendirmede bölgede yetişen ve ‘Kaya İnciri’ olarak bilinen kayısı kara incirinin, siyah ve kuruyabilir olma özelliğiyle iç ve dış pazarda rağbet görebilecek kapasite ve özelliklere sahip olduğu kaydedildi.
Fethiye Ticaret ve Sanayi Odası (FTSO), geçen yıl Türk Marka ve Patent Kurumu’na Kaya İnciri’ne Coğrafi İşaret Tescil Belgesi verilmesi için başvuru yaptı. Başvurunun ardından harekete geçen İncir Araştırma Enstitüsü, Muğla’daki incir çeşitlerinin bilimsel araştırmaya tabi tutulması için ‘Muğla Bölgesinde İncir Seleksiyonu’ projesini hazırladı. Projenin Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü’nden (TAGEM) onayı almasının ardından saha çalışmaları başladı. FTSO işbirliğinde yürütülen proje kapsamında bölgeye gelen İncir Araştırma Enstitüsü’nün Islah ve Genetik Bölümü’nden Dr. Arzu Ayar, Tarım Ekonomisi Bölümü’nden Berrin Şahin, Bitki Sağlığı Bölümü’nden Özlem Doğan ve Yetiştirme Tekniği Bölümü’nden Demet Mutlu Fethiye ve Seydikemer’de incir ağacı ve meyvelerini inceledi. 20-22 Temmuz tarihleri arasında devam eden incelemelerde Fethiye’nin Kayaköy, Ölüdeniz, İncirköy ve Üzümlü mahalleleri ile Seydikemer’in Dodurga, Bağlıağaç, İzzettin ve Kayadibi mahallelerine teknik geziler düzenlendi. Seydikemer Ziraat Odası Başkanı Muhsin Gümüş ve Fethiye Ziraat Odası’nda görevli ziraat mühendisi Gökçen Sertkaya Güven’in de katıldığı incelemelere mahalle muhtarları Metin Ekiz, Halil Duman, Orhan Orhon, Erkan Arıcan, Rasih Mete, Yücel Özdemir, Ramazan Korkmaz ve Yusuf Özbek ile incir üreticileri Zeki Tümtürk ve Ozan Köse de eşlik etti. Gezilerde incir ağaçları ve meyvelerinin boyu, rengi ve kokularının yanı sıra bilimsel özellikleri incelenerek çeşit ve tipleri kayıt altına alındı.
“İÇ VE DIŞ PAZARDA RAĞBET GÖREBİLİR”
İnlemenin ardından İncir Araştırma Enstitüsü Islah ve Genetik Bölümü yetkilisi Dr. Arzu Ayar tarafından ön rapor hazırlandı. Raporda ‘Kaya İnciri’ olarak bilinen kayısı kara incirinin, siyah ve kuruyabilir olma özelliğiyle iç ve dış pazarda rağbet görebilecek kapasite ve özelliklere sahip olduğu kaydedildi. Siyah ve kuruyabilir Kaya İnciri’nin diğer incir çeşitlerinden hemen ayrıldığı anlatılan raporda, ‘Yöresel olması, atadan kalma çınar gibi büyük ağaçları ile Kaya İnciri bölgenin en değerli hazinesidir’ ifadelerine yer verildi. Raporda ayrıca ‘Genel olarak evlerin bahçelerinde 1-2 ağaç şeklinde rastladığımız, köy pazarlarında satılarak tüketilmekte olan Kaya İnciri’nin tanıtımının yapılması halinde, siyah kurutmalık olarak iç ve dış pazarda rağbet göreceği ve hak ettiği değere ulaşacağı düşünülmektedir.” denildi.
“MUĞDA’DA İNCELEMELER 2 YIL SÜRECEK”
İncelemelere ilişkin açıklamalarda bulunan Dr. Arzu Ayar, Muğla genelinde çalışmaların 2 yıl süreceğini kaydetti. Çalışmalar sonunda Muğla’da ekonomik değere sahip tüm incir tip ve çeşitlerinin tespit edileceğini anlatan Ayar, daha sonra fidanlar üretilerek verimli çeşitlerin yaygınlaştırılacağını vurguladı. Kaya İnciri’nin özelliklerini anlatan Ayar, “Asırlık incir ağaçlarının olduğu Kayaköy’ün ‘Kaya İnciri’nin merkezi olduğu ve buradan bölgeye yayıldığı tahmin edilmektedir. Çam ağaçları kadar heybetli 200 yıllık çok gövdeli ulu incir ağaçları bölgede eskiden yaygınmış, değeri bilinmemiş ve kesile kesile az sayıda kalmış. Bu kıymetli hazinenin bundan sonra değeri bilinmeli ve yaygınlaştırılmalı, adına festivaller, şenlikler, yarışmalar düzenlenmelidir. Endemik bu incirin kıymeti bilinmelidir.” dedi.
Bölgede incir ağaçlarının durumunu da değerlendiren Ayar, “Yapılan ilk sürveylerde Kaya İnciri’nin siyahına, beyazına göre yöresel adının değiştiği görülmüştür. İncirköy’de ‘Kayısı Karası’ haline, Dodurga’da ise incirin tazesine ‘Balart’ dendiği, burulmuş haline ise ‘Boynu Buruk/Bükük’ dendiği belirlenmiştir. Bölgede yöresel adıyla ‘Kuş İnciri’, ‘Divrek Kara’, ‘Patlıcan İnciri’ bulunmaktadır. Çalışmalar sırasında kapama bahçelerin bulunmadığı, bahçelerin yavaş yavaş ilgili önder üreticilerle kurulduğu görülmüştür. Bundan sonra ortaya çıkartılacak çeşit ve tiplerle bu bahçelerin sayıca artacağı bir gelir kapısı olabileceğini düşünülmektedir.” diye konuştu.
BAŞKAN ÇIRALI; ‘ARAŞTIRMALARI VE İNCİR ÜRETİMİNİ DESTEKLİYORUZ’
Proje ile ilgili bilgi veren Fethiye Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Osman Çıralı ise şunları söyledi;
“Bölgemiz, turizmin yanı sıra tarımsal üretimleri ile de ön planda olan bir bölge. FTSO olarak, Fethiye ve Seydikemer’de yöreye has tarımsal ürünlerin araştırılması, tescillenmesi ve üretimlerinin artırılması yoluyla ekonomik döngüye kazandırılmasını oldukça önemsiyoruz. Bu amaçla bölgemiz özelinde Coğrafi İşaret Tescil çalışmaları yürütmekteyiz. Bununla beraber İncir Araştırma Enstitüsü’nün Muğla’da bulunan ve yüzyıllardır bu topraklarda yetişen incirle ilgili yaptığı araştırmayı ve incir üretimini destekliyoruz.”